Karga, Ceviz ve Hayatın Sert Dersleri

29 Ekim 2025 admin 3 dk okuma 60 görüntüleme
Karga, Ceviz ve Hayatın Sert Dersleri
🦅 Karga, Ceviz ve Hayatın Sert Dersleri
Gecenin en karanlık yerlerinden süzülen bir gölge gibi, ta dedelerimizden kalma hikayelerle gelir karganın adı.
O, sadece bir kuş değildir;
Gagasının o keskin ucu, kapkara tüyleri ve delici bakışlarıyla, hayatın en çetin sınavlarını anlatan yaşlı bir bilgedir.
Ve onun pençeleri arasında sıkıca tuttuğu ceviz, evet o sert kabuklu ceviz; hayatın ta kendisidir, sırlarını inadına saklayan, zorla kırılmayı bekleyen bir gerçek…
Karga, Anadolu'nun her köşesinde, köy kahvelerinin muhabbetlerinde, ninenin ocağının başında anlatılan hikayelerde hep zekası ve kurnazlığıyla anılmıştır.
Bazen bir çiftçinin ekinine dadanmış bir hırsız, bazen de köyün kaderini değiştirecek bir haberci. Tıpkı hayat gibi, çelişkilerle dolu, anlaşılması güç ve daima gizemli bir sinsi…
Ama en çarpıcısı, onun cevizi kırma mücadelesidir.
Ceviz, bildiğimiz o küçücük yemiş, aslında bir muammadır. Sert kabuğu, sıradan ellerin, sabırsız yüreklerin açamayacağı demirden bir zırhtır. Tıpkı hayatın sunduğu fırsatlar gibi, her köşe başında duran ama erişilmesi imkânsız görünen o büyük hayaller gibi. Bir tarlanın bereketi, bir evin huzuru ya da bir gönlün sevdası gibi.
Karga ne yapar peki? Gagalar, kıramaz; pençeler, parçalayamaz. Ama pes etmez. O, sabrın, inadın ve zekânın can bulmuş halidir.
Cevizi alır, süzülür gökyüzüne. Yüksekten, taa bulutlara yakın yerlerden bırakır onu. Betonun, taşın, kayanın acımasız yüzeyine çarpıp dağılmasını bekler. Ve o ses… ÇAT!

İşte o ses, hayatın vurduğu tokat gibidir. İlk denemede başaramayanın, vazgeçmeyip farklı yollar arayanın, düşe kalka da olsa yoluna devam edenin sesidir. O çat sesi, karganın zekâsının, inancının ve demir gibi iradesinin bir göstergesidir. Her birimiz, kendi cevizimizle boğuşuruz bu hayatta.
Kimi aşkın ceviziyle uğraşır, kimi paranın, kimi şöhretin, kimi de sadece bir lokma ekmeğin, bir tas çorbanın peşindedir. Kabuklar serttir, evet. Defalarca yere düşer, bazen kırılmazlar , parçalanmazlar . Ama karga gibi, vazgeçmeyenler, en yüksek noktadan, en sert gerçeğin üzerine bırakanlar, o çat sesini duyma şansına erişirler.
Karganın bu destansı çabası, bize şunu fısıldar: Hayat, sadece güçlü olanın değil, aynı zamanda akıllıca düşünenin, yılmaz olanın ve yaratıcı çözümler üretenin oyun alanıdır. Sıradan yollarla açamadığın kabukları, sıra dışı bir bakış açısıyla, farklı bir yükseklikten bakarak kırabilirsin. Her düşüş, bir öğrenme fırsatıdır; her kırılma, yeni bir başlangıcın habercisidir. Tıpkı o ceviz gibi, dağıldığında bile içinde sakladığı lezzetle bizi ödüllendiren hayat gibi.
O yüzden ey insan, unutma! Kendi cevizini kırmak için cesaret et, yüksel, bırak ve o çat sesini bekleyenin sabrını taşı yüreğinde. Çünkü o ses, zaferin sesidir.
Kategori: Novella / Kısa Roman

Yorumlar (0)

Yorum Yap

Yorum yapmak için giriş yapın.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!